Saklı semtte Yoros Kalesi

Yoros Kalesine gitmek için Anadolu Kavağına Eminönü’nden kalkan uzun boğaz turu ile gidebilirsiniz. Bu sayede boğazda güzel ve huzurlu bir yolculukta yapmış olacaksınız. Aynı şekilde normal seferli şehir hatları vapurundan da binebilirsiniz. Uzun boğaz turu 60₺. Üsküdar’dan bindiğiniz vapurla boğazdaki yalıları ve köprüleri incelerken son durak olan Anadolu Kavağında iniyorsunuz. İndiğinizde sizi inanılmaz güzel bir manzara karşılıyor. Yolları bile ayrı güzel.

Anadolu Kavağı, Boğaziçi Anadolu kıyısında Karadeniz’e doğru Beykoz’dan sonra yaklaşık 8 kilometrelik bir orman yolunun ve Askeri alanın sonunda yer alan, balıkçı restoranları ve doğası ile ünlü, Boğazın en güzel ve en sakin balıkçı semtlerinden biridir. Beykoz ilçesine bağlı olan semtin adını bir zamanlar burada bolca bulunan kavak ağaçlarından aldığı söyleniyor.

Anadolu Kavağı küçük ve şirin bir sahil semti. İlk geldiğinizde de fark edeceğiniz üzere sahildeki evlerin hepsinde kayık içinde bir bölme bulunuyor.

Burada çok sayıda balıkçı restoranı bulunuyor. Kasabanın kendisinin de en ünlü yemeği balık. Yöreye has, tost makinesinde hazırlanan krepler, deniz ürünleri ve midye tavası çok ünlü.

Anadolu Kavağı meydanında bulunan 18’inci yüzyıldan kalma Cevriye Hatun Çeşmesi de görmeye değer.

Ayrıca 1593 yılına ait Midilli Ali Reis Camii ve askeri alanda yer alan Marko Paşa Köşkü de popüler tarihi yerler arasında.

Asıl görmeniz gereken Yoros Kalesi tam tepede kalıyor. Anadolu kavağı iskelesinden yürüyerek ortalama 10 dakikada ulaşabiliyorsunuz.

Turistler ve yerliler hafta sonu yoğunlaştığı için hafta içi daha sakin bir şekilde gitmenizi öneririm. Kaleye herhangi bir bilet ya da kart göstermiyorsunuz çünkü orayı kapatmamışlar.

Gayet serbest bir şekilde gidebilirsiniz. İyi bir yokuş yürüyüşü yapmanız gerektiği için rahat giyinmenizi öneririm.

Kalenin alt kısmında inerken Yoros Kafe ve Restoranda mola verip muhteşem bir manzara eşliğinde kahvaltı yapabilir ya da yemek yiyebilirsiniz.

Kale genel olarak sağlam kalmamış çoğu bölgesi yıkıntı şeklinde fakat gördüğünde insanı şaşırtıyor. Manzarası ve aurası insanı içine çekiyor.

Burada hem Karadeniz’in hem de Boğaz’ın muhteşem manzarasını seyredebilirsiniz.

Yoros Kalesi’i İstanbul’da Anadolu Kavağı sırtlarındaki Doğu Roma döneminden kalma kaledir. İmparatorluk zayıf düştükten sonra Cenevizlilerin eline geçmiş ve uzun süre onların elinde kalmıştır; bu yüzden bir Ceneviz kalesi olduğu inancı doğmuştur. Kalenin kapladığı alan İstanbul çevresindeki diğer bütün kalelerin kapladığı alandan çok daha büyüktür. İç kesimdeki kulelerin bazıları hâlâ iyi durumdadır ve duvarlarda Yunanca yazıtlar göze çarpar. Adının nereden geldiği kesin olarak bilinmemektedir. "Kutsal yer" anlamına gelen Hieron'dan geldiği görüşü oldukça yaygın olmakla birlikte, Antik Çağ tanrılarından Zeus’un sıfatı olan "uygun rüzgarlar" anlamına gelen ourios'tan geldiği de iddia ediliyor. Ayrıca Yoros adının doğrudan doğruya "dağ" anlamındaki oros'tan geldiği de düşünülmektedir. Kalenin deposunda tutulan ve 2013-2014 yıllarındaki kazılarda çıkarılan 661 tarihî eser 2 Şubat 2015'te çalınmış.

Kalenin tarihiyle beraber inanılmaz güzel bir manzarası var. Yaz aylarında giderseniz kitabınızı alıp okumak mümkün. Tarih ayaklarınızın altında kalıyor.